“DOĞRU SÖYLEYENİ DOKUZ KÖYDEN KOVARLAR” SÖZÜNÜN HİKAYESİNİ BİLENLERİNİZ VARDIR LAKİN BİLMEYENLER İÇİN BİR KEZ DAHA YAZMAK İSTEDİM...
Günlerden bir gün, köyün birinde bir çoban yaşarmış. Bu çoban, her zaman doğruları söyleyen bir kişilikmiş.
Günün birinde akşam vakti hayvanları otlatmış, köyüne dönerken köyün muhtarı ile bir yabancıyı görmüş. Muhtar, karşısındaki adama ineğini satmak istiyormuş. Ancak çoban, o ineğin hasta olduğunu çok iyi biliyormuş.
Adamların yanına gelip ineğin hasta olduğunu, nasıl satılabileceğini söylemiş. Köyün muhtarı, bu duruma çok sinirlenmiş çünkü hasta bir hayvanı kimse almak istemez… Doğal olarak o adam da ineği satın almamış.
Çok sinirlenen muhtar, çobanın işine son vermiş. Köyden kovulan çoban, “Ben doğrudan yanayım, varsın beni dokuz köyden de kovsunlar. Ben doğruyum.” diye söylene söylene başka memleketlerin yolunu tutmuş…
Evet, saygıdeğer dostlarım bugünlerde benzer bir hikayeyi ben de yaşıyorum!
Her zaman saygı duyduğum bazı CHP’li kardeşlerim maalesef ki birkaç gündür sosyal medyada yazmış olduğum yazıların altına hoş olmayan kırıcı sözler yazıyorlar…
Bu tür yazıları yazmayı ben de istemezdim ancak artık bıçak kemiğe dayandı…
Akıl dışı hatalar yüzünden AKP’ye iktidarı iki kez altın tepside sunan CHP yönetimine geçmişte çok kızmış olsam da kurucu lider Atamızın aziz hatırası için hep sineye çektim. Ancak ta ki bardağı taşıran son damlaya kadar! Çünkü bu kez durum farklı ve artık son virajdayız! Virajın ucunda ise vatan var!
Başı CHP’nin çektiği millet ittifakı bileşenleri, hukuken asla mümkün olmamasına rağmen daha başından itibaren Recep Tayyip Erdoğan asla aday olamaz demediler. Bunu demedikleri gibi seçim zamanında olacaktır, erkene alınması için hiçbir sebep yoktur da demediler. Tüm bunların ardından da hukukun arkasından dolaşarak seçim için 14 Mayıs tarihini dayatan iktidara biat edip bir anda sessiz kaldılar. Üstelik de mangalda kül bırakmayarak 6 Nisan sonrası yeni yasayla yapılacak bir seçim tarihini asla kabul etmeyiz demelerine rağmen!
Şimdi de tutturmuşlar çok önce söylemeleri gereken RTE aday olamaz sözünü iş işten geçtikten sonra terennüm etmeye! Güler misin ağlar mısın? Pes doğrusu!
Yine muhalefet ediyorum diye bana kızacak olanlarınız vardır. Ancak yapacak bir şey yok! Ben CHP’ye değil yanlışa muhalefet ediyorum ve doğru olanı da yazmaya devam edeceğim, kimse kusura bakmasın…
Dokuz köyden kovulsam da bunu onuncu köyde yapacağım…
Bu ülkede iktidar ne kadar suçluysa ana muhalefet de o kadar sorumludur!
Muhalefet sebep AKP sonuçtur, bunu aklınızdan çıkarmayın!
İdeolojik davranarak doğruları gizleyen ve sessiz kalan her kim varsa ecdada, şühedaya ve büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e vefasızlık ediyor demektir.
Doğrunun ideolojisi olmaz, doğru bir tanedir… Hele böyle bir süreçte!
Akıl hocaların AKP artıklarıysa işte sonuç böyle olur!
Hiçbir endişeniz olmasın ki çok kısa bir süre sonra tamamı Atatürkçü ve bu vatanın has evlatlarından oluşan yüzde yüz yerli ve milli bir ittifak yola çıkıyor…
Bu ülkede tavizsiz muhalefet nasıl yapılır çok yakında herkes görecektir...
Dr. Vecdet Öz